Nasıl anlatsak, nereden başlasak seni anlatmaya inan yüreğimiz elvermiyor. Sözcükler anlamsızlaşıyor seni anlatırken. Ölüm adin kadar soğuksun öyle soğuksun ki bir ateş kütlesi düşürdün yüreğimize. Yüreğimizin sıcaklığı ile ve milyonların yanan derin yüreği ile yoldaşımızı ölümsüz göz bebeklerimizin yanına gözlerinden öperek yolluyoruz.
Yokluğunu ve ölümünü senden öncekilerde olduğu gibi kabullenmedik kabullenmeyeceğiz. Biliyoruz ki özlemini unutmayanların ordularında olan sıra neferler ölümsüzdürler insanlık adına atılan her adim, her emek için bedel verenler varlığını insanlığın güzel geleceğine adayanlar asla ölmeyecekler ve ölmezler onların varlığı milyonlara adanmıştır. Bundandır ki sınıflar mücadelesiyle her daim var olacaksınız. Bundan sonra can yoldaşım senide ölümsüz kahramanlarımızla anacağız. Adin elimizde bayrak dilimizde şiar olacak. Seni asla ve asla unutmayacağız.
Can yoldaşım bizi üzen ve derin acılarla yüreğimizi yakan senin bu talihsiz aramızdan ayrılısını asla kabullenmiyoruz. Bu ayrılığın yüreğimize bir yara oldu. Acılarla kıvranıyoruz. Senin yokluğunla gözlerimiz pınarlaşıyor bu damlalar milyonlarca emekçinin çektiği açlığın, sefaletin, baskının, şiddetin ve seni ölümsüzlüğe uğurlamanın göz damlalarıdır. Onlar yüreğimizin deryasında süzülerek her bir damlası milyonların acıları sefaleti yokluğuyla ve tarihin birikmiş acıların tümüyle dolu olan pınarlaşan gözlerimizle seni ölümsüz kahramanlarımızın yanına uğruyoruz.
Sanmasınlar ki bizler acılardan anlamıyoruz. Bizler milyonlarca emekçilerin ve kavgamızda yitirdiğimiz yoldaşlarımızın acıları ile kavruluyoruz. Bundandır ki onlardan devraldığımız kavga bayrağında ısrar ederek bugüne kadar yaşadığımız acıları tarihin çöplüğüne gömmeye kararlıyız.
Talihsiz bir kalp krizi sonucu 05.02.11 tarihinde yitirdiğimiz Fahri yoldaş 1966 yılında Elbistan’ın Demircilik kasabasında doğdu. İlk orta öğrenimini yaşadığı kasabada tamamlayan Fahri yoldaş devrimci mücadeleyi çocukluk yasta biliyordu. Bölgenin devrimci bir yapıya sahip olmasından aile bireylerinin devrimci çalışma içerisinde olmasından dolayı devrimci mücadele ile iç içeydi. Ayni zamanda bölgede öncelimiz olan TKP-ML/HAREKETİ’nin yoğun çalışmaları onda harekete karşı sempati yaratmıştı.
1993 yılında gelmiş olduğu yurt dışında öncelimiz olan hareketin bir sempatizanı olarak çalışmalara canin gönülden katildi. Birlik süreci ile başlayan tasfiye sürecinin ardında öncelimiz olan hareketimizin öngörüsünü kendine rehber alan örgütümüz KP-IÖ nün çalışmalarını koşulsuz benimseyerek onun içerisinde aktif olarak görev alıp katildi. Çalışmalara katıldığı her alanda örgüt çalışmalarını yaymaya özen göstererek tüm pratik çalışmalar içerisinde dur durak bilmeden hareketimizi büyütmeye, geliştirmeye özen göstermiştir. Politik yetersizliğine rağmen yoldaşımız hiç bir koşulda örgütümüzün verdiği hiç bir görevi ret etmeden omuzlamış ve örgütümüz içerisinde gün ve gün öne çıkmıştır.
1998 yılında örgütümüzün almış olduğu ağır darbeler sonucu o dönem yurtdışında yönetici konumunda olan bazı Abbas yolcular hareketi bırakıp umutsuzluğa yelken acarken o yetersizliğine ve yetmezliğine rağmen Avrupa’nın her yerinde hareketimizin umut olması için çırpınıyordu. Hareketimizin birçok alanda kurumsallaşmasında onun emekleri büyüktür ayni zamanda ülkedeki mücadeleye destek sunmak olanak yaratmada yer yer ülkedeki örgüt çalışmalarına da fiili olarak katılıp çalışmalarda yer almıştır. Bunun için kavgamız içinde onu bilmeyen yoktur. O kavgamızın fedakârlarındandır. Örgütüne gelecek tüm saldırılara karşı örgütünü koruyan granitte bir kayaydı. Bu kişi Fahri Kaya yoldaştı.
Örgütümüzün yurt dışında görev alan Fahri yoldaş insanların umutsuzluğa yelken açtığı bir dönemde o ısrarla yalnız kalsam bile derneğimizi devamlı koruyacağım deyip devrimci değerlerden ısrar edenlerdendi Fahri yoldaş.
Fahri yoldaşı erken kaybetmemiz birçok yükün onun omuzlarında olmasından kaynaklanıyordu. Örgütümüze ekonomik zorluklardan korumak için bir yandan ağır çalışma koşullarından çalışırken diğer yandan derneğin ayakta kalması için çaba sarf ediyordu. Tüm bu durumlar ve insanların erken umutsuzluğa yelken açmaları vefasızlığı onun o güzel kalbini yorgun düşürmüş bu acımasız yasama gözlerini yumarak yüreğimize ateş düşürmüştür.
Fahri yoldaşı andığımız bu günde 12 Eylül zindanlarında ağır bedel ödemiş hareketimizin bir taraftarı olan ve olanaklarını hareketimizden esirgemeyen örgütümüze emeği ve katkısı olan 16.01.11 tarihinde lanet olası kanser sonucu yitirdiğimiz Doğan Soysüren yoldaşı da buradan anmadan geçemiyoruz.
Onlar yaşamının en güze günlerini insanlığın mutluluğuna adayarak ölümsüzler kervanına katılmışlardır. Bundan sonrada onlar ezilenlerin özgürlük demokrasi mücadelesi ile birlikte devamlı bizlere ilham olacaklardır. Onların bıraktığı umudu yeşerteceğimize geleceğin güzel ülkesini kuracağımıza onlar adına söz veriyor ve anılarını mücadelemizde yaşatacağız.
FAHRİ KAYA YOLDAŞ ÖLÜMSÜZDÜR!
DOGAN SOYSÜREN YOLDAŞ ÖLÜMSÜZDÜR!
DEVRİM ŞEHİTLERİ ÖLÜMSÜZDÜR!
KP-İÖ - YDÖ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder