Nice şehitler verdik kadını, erkeğiyle, nice canlar düştü toprağa. Hepsi gülerek kucakladı ölümü, bir an olsun arkasına bakmadan.
Onlar bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için yola çıkmışlardı. Eşit, özgür bir dünya kuracaklarına inanmışlardı. Teslimiyet, güvensizlik ve icazet çemberinden kopmuşlar, halkların kurtuluş yolunu göstermişlerdir. Ölümü göze almak, yaşamı türkü tadında sevebilenlerin tüm dünya ve insanlık için yaşamayı bilenlerin yapabileceği bir fedakarlıktır. İşte bu fedakarlığı dara ğaçların da, ölüm oruçlarında, faşist kuşatmalarda, yargısız infazlarda ve işkencehaneler de hayatı türkü tadında sevebilenler omuzladı. Köklerimiz Anadolu’nun isyankar topraklarından, gücümüz Pir Sultan’ların, Baba İshak’ların ve Şeyh Bedrettin’lerin kavgaların isyan ateşindendir.
Bu geleneği anlamak hayatı anlamaktır. Bu geleneği taşımak yeni gelenekler eklemek hayatı coşkuyla savunmak, zorun, zorbanın karşısında halkın öfkesini ve cesaretini bayraklaştırmaktır.
Gelecek, zalimlerin, sömürücülerin değil halkın güvenini, umudunu taşıyanların olacaktır. Gelecek şehitlerimizin kanlarıyla örülmüş yapılarda şekillenmekte, güçlenmektedir. Gelecek ellerimizdedir. Gelecek orakla çekicin buluştuğu yerdedir.
Bitmedi o kavga sürüyor ve sürecek!
Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder